Türkçe
English
Dünyadaki çeşitli kurumlar kurumsal projelerde risk yönetimi için ilkeler belirlemiştir. Bunlardan en başta gelenler ISO ve PMI (Project Management Institute)’dir. PMI tarafından yayınlanan Proje Yönetimi Bilgi Kılavuzu (PMBOK) oniki ilke belirlemiştir. Bu yazıda hem PMBOK hem de ISO ilkelerini bir arada değerlendirmeye çalıştık.
Paydaşların Katılımı:
Projelerde risk yönetimi süreci, risklerle ilgili karar almanın her aşamasında paydaşları da işin içine dahil etmelidir. Paydaşlar, verilen en küçük, önemsiz bir kararın bile farkında olmalıdırlar. Paydaşların oynayabilecekleri rolü anlamak ve değerlendirmek te kurumun yararınadır.
Organizasyonel Hedefler:
Bir riskle uğraşırken organizasyonel hedefleri göz önünde tutmak her zaman önemlidir. Risk yönetimi süreci, belirsizlikleri çok net bir şekilde ele almalıdır. Bu, risklere sistematik bir yaklaşımı, riskler konusunda organizasyonel olarak örgütlenmiş olmayı gerektirir.
Örgütsel Bağlam:
Her kurum, çevresindeki çeşitli faktörlerden (sosyal, siyasi, yasal, teknolojik, toplumsal vb.) farklı derecelerde etkilenir. Örneğin, bir kurum yeni konulan bir gümrük vergisine karşı kapsama alanının dışında kalabilirken aynı sektörde faaliyet gösteren başka bir kurum için ise bu ciddi anlamda bir risk teşkil edebilir. Ayrıca iletişim kanalları, kurum içi kültür ve risk yönetimi süreçlerinde de belirgin farklılıklar vardır. Projelerde risk yönetimi bu nedenlerden ötürü kuruma bir değer katabilmeli ve kurumsal sürecin ayrılmaz bir parçası olmalıdır.
Erken Uyarı İşaretleri:
Bir soruna dönüşebilecek riskin tüm erken uyarı işaretleri iyi takip edilmelidir. Bu, proje örgütlenmesinin her seviyesinde sürekli bir iletişim yoluyla elde edilir. Riskleri izleyecek ve onları önlemeye çalışacak her bir insan kaynağının risk tehdidiyle kendi imkan ve kabiliyetleri çerçevesinde başa çıkmasını sağlamak ve bu güce ulaştırmak ta önemlidir.
Raporlama:
Risk yönetiminde iletişim çok önemli, bir role sahiptir. Ortaya çıkan bilginin gerçek olup olmadığı mutlaka sorgulanmalıdır. Kararlar alınırken elde mevcut en doğru ve en güncel bilgilere dayandırılarak alınmalı ve hem bu bilgi hem de alınan bu kararlar şeffaf ve görünür olmalıdır.
Roller ve Sorumluluklar:
Projelerde Risk Yönetimi yüzde yüz şeffaf olmalıdır. İnsan faktörlerini hesaba katmalı ve bu konuda görevlendirilmiş her elemanın risk yönetimi sürecinin her aşamasında üstleneceği görev ve rolünü çok iyi bilmesi sağlanmalıdır.
Destekleyici Kültür:
Mümkün oldukça beyin fırtınaları yapmaya ve sorgulama, tartışma kültürünü yaygınlaştırmaya çalışın. Bu yaklaşım, insanları daha fazla motive edecektir.
Gözden Geçirme Döngüsü:
Risk yönetimi sürecinin her adımında elde ettiğiniz tüm girdileri değerlendirmeye devam edin – tanımlayın, değerlendirin, yanıtlayın ve gözden geçirin. Gözlemler, her döngüde belirgin şekilde farklıdır. Makul ölçekte yapılabilecek önlem müdahalelerinin ne ölçekte ve nasıl olacağını belirleyin ve gereksiz müdahalelerden kaçınmaya çalışın.
Sürekli İyileştirme:
Risk yönetimi strateji ve taktiklerinizi iyileştirme ve geliştirme konusunda yeteneklerinizi arttırmaya, devam eden riskleri yönetmek için de şimdiye kadar öğrendiklerinizi kullanmaya çalışın.
FABE PROJE YÖNETİMİ